make at

  1. Verb saldırmak
  2. Verb saldıracakmış gibi atılmak
hastane ziyaretinde bulunmak Verb
hastane ziyaret inde bulunmak Verb
limana uğramak Verb
-e saldırmak, üstüne atılmak.
düşmana saldırıda bulunmak Verb
iyi bir girişimde bulunmak; boş atıp dolu tutturmak.
tahminde bulunmak Verb
birine nanik yapmak Verb
laf atmak Verb
takılmak Verb
birine söz ve hareketle kur yapmak Verb
birine (tavlamak için) söz ve hareketle kur yapmak Verb
sınavlarda kopya çekmeyi âdet edinmek Verb
teşebbüste bulunmak Verb
bir şeyi kapmak Verb
girişimde bulunmak Verb
denemek Verb
bir yerde bir süre kalmak Verb
bir şey yapmaya kalkışmak Verb
birine suikast düzenlemek Verb
-e göz etmek, kaş göz etmek, âşıkane bakmak.
to make eyes at the pretty girls.
göz etmek, (çapkınca) göz kırpmak.
göz kırpmak Verb
okulda iyi notlar almak Verb
bir şeye uzanıp alıvermeye çalışmak Verb
-e surat ekşitmek/surat asmak/dudak bükmek.
midesini bulandırmak Verb
bir yeri ikametgâhı yapmak Verb
bir yerde kalmak Verb
çevresine alışmak Verb
tedirgin etmek Verb
rahatsızlık vermek Verb
birisine çekingen fakat arzu ve hasretle bakmak.
bir şeyi bulmaya/keşfetmeye çalışmak.
denemek, teşebbüs etmek.
savsaklamak, (işi) ağırdan almak.
(işi) kestirme yoldan halletmek, kestirip atmak, tereddüt etmemek.